17/25 Aralık adli darbe girişimi sonrası Cemaat medyasına destek vermek için meydanlara düşürülen cemaat üyeleri ellerinde Türkçe ve İngilizce “Özgür Medyaya Darbe” pankartları ile “Özgür Basın Susturulamaz” ve benzeri sloganlar atıyordu. Elbetteki bunların realiteyle alakası yoktu. Neticede kendi medyaları hür değildi, FETÖ’nün yayın organıydı ve çıkarlarının aleyhine birşey yazılması mümkün değildi. Bir örnek vereyim.

Yanılmıyorsam 2014’tü. Devrin Amerikan Büyükelçisi katıldığı bir programda demokrasi, basın özgürlüğü ve yargı bağımsızlığı konularında konuşmuş ve Zaman gazetesi bunu manşet yapmıştı. Haberi okuduktan sonra kendi kendime “o kadar İngilizcen var, okusana adam İngilizce ne demiş” dedim ve Today’s Zaman web sitesini açtım. Baktım ki büyükelçi hakikaten o nutku atmış ama sonunda şu lafı da etmiş: “Elbetteki devleti bir kült hareketin yönetmesine müsaade edilmez”. Bu son cümle bütün cemaat üyelerinin okuduğu Zaman gazetesinde yoktu. Yani Zaman gazetesi Büyükelçinin aleyhlerine söylediği bu sözü sansürlemişti.

Bence dünyanın hiçbir yerinde medya özgür değil, ama daha az veya daha çok özgür medya var denebilir. Bunun birkaç sebebi var:

  • Her medya şirketinin bir patronu ve onun da kendi ajandası, kendi dünya görüşü ve gözetmesi gereken ticari bağlantıları vardır. O yüzden kendi medyasında bunlara mugayir şeylerin yazılması mümkün değildir. Patronun bunu yazarına veya habercisine direk söylemesi de gerekmez. Çünkü her eleman patronunun ne istediğini, neyi sevdiğini, neyi sevmediğini bilir. Buna rağmen halen yazan varsa ya uyarılır ya da kovulur. Medya dünyası böyle örneklerle dolu.
  • Tüm medya şirketleri reklamla ayakta durur. Hal böyleyken bir medya organın kendisine reklam veren bir şirketin veya sahibinin aleyhine haber yapması mümkün müdür?
  • İnternet sayfaları ne kadar tıklanırlarsa, ne kadar “like” alırlarsa veya ne kadar aboneleri olursa o kadar çok dijital reklam alırlar. Google’ın internet üzerinden yapılan dijital reklam pastasının %70’ine sahip olduğunu ve sakıncalı gördüğü bir web sitesinin reklam almasına müsaade etmediğini biliyor muydunuz?

Peki %100 özgür medya olmadığına ve olamayacağına göre doğru haber için ne yapmalı?

  1. Özellikle görünce inanamadığınız, sinirlendiğiniz ve hatta kendinizi kaybettiğiniz haberlerin gerçekliğini araştırmak için en az birkaç değişik web sitesine bakın.
  2. Farklı kutuplardaki medya organlarının haberlerine bakın. Örneğin A Haber’i de seyredin, Fox TV’yi de ve mukayese edin.
  3. Türkiye’de “hakaret” tanımının değişmesi ve hakaret davasına konu olan söylemlerin içeriğinin daraltılması gerekiyor. Örneğin A.B.D.’deki bir haber kanalının ankoru New York Times gazetesi için New York “Tuvalet Kağıdı” Times diyebiliyor.
  4. İnternetten yayın yapan birçok küçük bütçeli haber portalı, blog sitesi ve YouTube kanalı var. Bunların yaptığı haberler daha özgür oluyor.

Gerçek ile sahtenin giderek daha da birbirinin içine girdiği bu çağda doğru haberi bulmak zor. Ama doğruya ulaşmak için yapılan araştırma çok keyif verici. Belki beni bu tür yazıları yazmaya sevk eden sebep de bu.

Please follow and like us:
One thought on “Özgür(!) Medya”

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

error

Enjoy this blog? Please spread the word :)

  • Follow by Email
  • Facebook
  • Twitter