Birçok müslim ve gayrimüslim ülkede yaşayan müslüman azınlıklar ne yazık ki bir tasallut ve zülüm altında.
Filistin, Rohingya, Keşmir, Patani, Myanmar, ve Doğu Türkistan müslümanları yaşadıkları gayrimüslim ülkelerin yönetimleri tarafından çeşitli sertliklerde zülüme duçar oluyorlar.
Yemen, Somali, Bangladeş, Mali, Suriye ve Afganistan müslümanları ise yaşadıkları müslüman ülkelerin hükümetleri tarafından çeşitli derecelerde zülüme tabi tutuluyorlar.
Peki hiç düşündünüz mü acaba zülüme uğrayan bir Hristiyan veya Yahudi azınlık var mı dünyada diye? Benim bildiğim kadarıyla yok.
Çünkü böyle bir zülüme yeltenecek ülkeler uğrayacakları gazabı biliyorlar. Eğer Hristiyan veya Yahudi bir azınlığa bırakın zülümü ayrımcılık yapsanız, ‘hami’ pozisyondaki A.B.D., Almanya, İngiltere, Fransa, İsrail gibi güçlü ülkeler yakanıza yapışır. Önce sizi bütün dünyaya afişe ederler, sonra ambargo uygularlar, ve hala söz dinlemiyorsanız size savaş açıp perişan ederler.
Aslına bakarsanız işin doğrusu da budur. Çünkü insan hakları denen birşey vardır ve hiçbir azınlık kötü muameleye, baskıya ve zülüme layık değildir. Aşırıya kaçmadan kendi din mensuplarını korumak ve gözetmek te gayet meşru bir davranıştır.
Peki biz müslümanların “hamisi” kim? Kim müslümanlara zülüm yapan yönetimlere “Bir Dakika” diyebiliyor veya yumruğunu gösterince zülüm bitiyor? Ne yazık ki böyle güçlü, sözü geçen, eli uzun bir müslüman ülke henüz yok.
Lakin gerek büyüyen ekonomisi, gerek silah gücü, ve gerekse düzgün geçmişiyle lider müslüman ülke olmaya namzet birinci ülke Türkiye’dir. İslamiyetin 6 asır boyunca bayraktarlığını yapmış olan Osmanlı’nın devamı olan Türkiye, genlerinde olan liderlik vasıflarını fiziksel gücü ile birleştirerek bu noktaya gelebilir.
Türkiye’nin bir şansı da başında Recep Tayyip Erdoğan gibi bir lideri olması. Erdoğan hale hazırda mazlumların hamisi ve ümmetin lideriymiş gibi hareket ediyor. Müslümanların hatırı sayılır bir bölümünün güvenini ve takdirini kazanmış durumda.
Güçlü ve lider bir müslüman ülke olup mazlumların hamisi olma süreci uzun, meşakkatli ve engellerle dolu. İmkansız değil ama fedakarlık, destek ve sabır istiyor. Türk Halkı olarak bu ağır görevin hakkını vermeye hazır olmalıyız.
24-05-2018
