Dünyanın son yüzyılda en hızlı ilerleyen hastalıkların başında diyabet, yani şeker hastalığı geliyor. Sadece sonradan oluşan Tip 2 diyabet değil, irsi olan Tip 1 diyabet hasta sayısı da artışta. Peki bunun sebepleri ne?

  1. Daha fazla şeker tüketimi. 1920’lerde yılda kişi başı ortalama 30 kg şeker tüketirken artık 60 kg tüketiyoruz. Büyük büyükannem 1920’lerde şeker yerine kendi yaptıkları pekmezi kullanıyorlardı. İstanbul’da şeker vardı ama 1. Dünya Savaşı sırasında şeker kıtlığı olmuştu. II. Abdülhamid’in cenazesi 1918’de Çemberlitaş’a nakledilirken halk “Sen tahttan indirildikten sonra şeker kıtlığı başladı. Bizi bırakıp nereye gidiyorsun” diyerek ağıt yakıyorlardı. Zaman nasıl değişiyor değil mi?
  2. Dengesiz beslenme. Bol şekerli ve karbonhidratlı, işlem görmüş, kızartılmış, lifsiz gıda tüketiyoruz. Bu sağlıklı olmayan gıdaların ortak yönü ucuz ve heryerde bulunuyor olmaları. O yüzden gelir seviyesi düşük ve az eğitimli insanlarda daha çok görülen bir hastalık.
  3. Genlerimizin değişen hayatımıza ve alışkanlıklarımıza ayak uyduramaması. Genlerimiz yaşadığımız ortama ve aldığımız gıdalara göre değişiyor ama onlar kadar hızlı değişmiyor. Yani 100 sene önce yaşayan insanlardan çok farklı değiliz ama onlardan çok çok daha fazla şeker ve abur cubur tüketiyoruz.

Diyabet çok tehlikeli hastalık. Diyabet önce kılcal damarlarda hasara yol açıyor, sonra buna bağlı olarak kan dolaşımı bozuluyor, nihayetinde göz, kalp ve böbrek gibi damar yumağı içeren organlarda geri dönülemez tahribata sebep oluyor. Gözünü, ayağını, böbreğini, pankreasını kaybedenler var. Anne tarafımda çok fazla şeker hastası olduğundan hayat kalitelerinin ne kadar düştüğünü gözlemleyebildim.

Diyabetin tedavisi sadece insülin ve ilaç değil. En önemli tedavi sağlıklı gıda, yani mümkünse şekersiz, işlem görmemiş, paketsiz, taze, doğal, lifli gıda tüketmek. Ve en önemlisi daha az ve dengeli yemek. Ülkemizde çok güzel, doğal ve taze gıdalar var. Onları tüketelim. Şekerli içecekler, beyaz ekmek, cips, yağda kızarmış yiyecekler, pizza, çok şekerli her şeyden uzak duralım. Sağlık gitti mi geri gelmiyor. Vücudumuza hakettiği ilgiyi gösterelim.

Please follow and like us:

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

error

Enjoy this blog? Please spread the word :)

  • Follow by Email
  • Facebook
  • Twitter